DOĞUM GÜNLERİ
Doğum günleri... Aslında çok da
bayıldığım bir şey değil. O tantana, o "mutlu olmalısın" baskısı...
Sanki bir zorunluluk gibi hissediliyor bazen. Ama sonra bir an geliyor, birinin
seni hatırladığını görmek, o küçük bir mesaj bile olsa, içini ısıtabiliyor.
İşte o an, "demek ki unutulmamışım" düşüncesi iyi geliyor.
Sosyal medya ise bambaşka bir alem hatta vefasız alem ( dünya ) .
Hikayelere bakıp geçen o kadar çok insan var ki... Doğum günü mesajını görüp
okuyanlar bir nebze olsun "ha, demek ki farkında" dedirtiyor. Ama ya
okumadan geçenler? İşte orası gerçekten tuhaf bir his.
Bazen düşünüyorum, bu sosyal medya hatırlatmaları ne kadar samimi? Bir
algoritma mı hatırlatıyor insanlara, yoksa gerçekten içlerinden mi geliyor o
"iyi ki doğdun" mesajı? Çoğu zaman yüzeysel bir nezaket göstergesi
gibi geliyor bana.
Oysa gerçek bir hatırlanma, özel bir telefon, samimi bir mesaj çok daha
değerli.
Profilimdeki kişilerin hikayelerimi görmesi ve sadece yabancı bir şarkı dinler
gibi bakıp geçmesi... Evet, bu gerçekten garip bir durum.
Sanki bir beklenti oluşuyor içimde, "acaba görecek mi, ne diyecek?"
diye. Sonra o mesajı görmeyince ya da sadece bir "emoji" ile
geçiştirilince hafif bir hayal kırıklığı oluyor. Belki de çok şey bekliyorum
sosyal medyadan, bilemiyorum.
Kutlamayı çok sevmiyorum ama insanların en azından seni sevdiğini düşündüğün
insanlar tarafından hatırlanmak güzel.
Yorumlar
Yorum Gönder