Aile bireyleriyle sohbet ederken laf
lafı açtı ve konu, nasıl olduysa gelinlerin mi yoksa damatların mı daha iyi ve
hayırlı olduğuna geldi. Bu konuda ben de düşüncemi şu sözle dile getirdim:
“Damadın iyi mi? Kızından bil. Gelinin iyi mi? Oğlundan bil.” Bu söz,aslında
insanın yetiştiği aile ortamının ve aldığı terbiyenin onun karakterini nasıl
şekillendirdiğini öne sürmektedir.
Çünkü bir insanın iyi ya da kötü olması, büyük ölçüde ailesinden aldığı eğitim,
görgü ve değerlerle şekillenmektedir.Gelin ve damat da sonuçta yetiştikleri
ortamın bir yansımasıdır. Bu yüzden bir eşin nasıl biri olduğunu anlamak için
onun ailesine, özellikle ebeveynleriyle olan ilişkisine bakmak önemli olabilir.
Öyle ki , bazı eşlerin bu konudaki düşünce ve yaşam tarzları, büyük ölçüde
yetiştikleri aile ortamına, aldıkları eğitime ve kişisel deneyimlerine bağlı
olabilmektedir . Kimileri, eşinin ailesini birebir bir yansıma olarak görüp
“Anasına bak, kızını al” veya “Babası gibi koca, anası gibi eş olur” anlayışıyla
hareket ederken, kimileri ise bireyin ailesinden farklı bir karakter
geliştirebileceğini savunmaktadır.
Bazı eşler, evlilikte aile yapısının belirleyici olduğunu ve kişinin çocuklukta
öğrendiği değerleri ilişkilere taşıdığını düşünür. Örneğin, ailesinde sevgi ve
saygı içinde büyüyen biri, eşine karşı da aynı şekilde davranabilir. Ancak tam
tersi şekilde, zor bir ailede büyüyen bireyler de geçmişlerinden ders çıkararak
çok daha bilinçli ve sağduyulu bir eş olabilirler.
Yaşam tarzı açısından ise, kimi insanlar geleneksel değerlere bağlı kalırken,
kimileri daha bağımsız ve bireysel bir hayat tarzı benimseyebilir. Geleneksel
yapıda büyüyen biri, evlilikte aile bağlarını güçlü tutmayı önemserken, modern
ve bireyci bir ortamda yetişenler, eşleriyle kendi kurallarını oluşturmayı
tercih edebilirler.
Gelin veya damadın karakterinin büyük ölçüde ailesinden gelen değerlerle
şekillendiği doğru olsa da, bireyin kendi seçimleri ve hayata bakış açısı da en
az aile kadar belirleyici olabilir.
Yorumlar
Yorum Gönder